28 Mayıs 2014 Çarşamba

Hakkın Var
.
İçimde turnaların türküsü, 
Birbirinden habersiz hali vakti yerinde türküler söyleniyor.
Sesini bazen kısıyorum,
Bazen bağırttırıyorum,
Bir kulaklığımı da güngörmüş sokağa takıyorum.
Halim vaktim yerinde.


Sokaklar kalabalık değil,
Bir yerde gözle görülür bir kalabalık olması her zaman yalnızlığa çare değil,
İçimize çeke çeke biliyoruz bunu
Ve biz hep bir yerlere yetişmeye çalışır gibi yürüyoruz,
Yetişmeliyiz de dahası,
Kaybedeceklerimize önce yetişmeliyiz.


Zaten bilmemenin mutlulukla bağdaştığı  bu yerde
Yere bakarak yürümek herhalde erdem sayılır
Başını kaldırsan görürsün çünkü
Şehir gridir, gökyüzü gridir, 
sokakları gürültücü
İnsanları çiçekleri ezerek paraya koşan aç gözlü ve lacivert şemsiyeli.


Burada bir tane Allah yok, diyor
öfkesinden türküsünün sesini dışarı koyvermiş bir sokak lambası takipçisi.
Kızmış. şehrin kibrinden önünü göremeyen insanlarına belli.
Bağır diyorum, dök içini sokağa,
Kim dinleyecek  derdini görmüş geçirmiş sokaktan başka?
‘’Allah ın Allah’ı var.’’ diyor.
  Hakkın var; bir süzüp geçen,
  Çağlayan kederi görmeyen,
  Dikkatsizliklerini pardonla geçiştiren,
  Binaları gri, şemsiyeleri lacivert,
Gördüğü bildiği yalnız kendi olan insanların olduğu bu çoktan terkedilmiş şehirde
Allah’ın Allah’ı var gibi.





  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder